Şövalyeler adası Rodos adasına gitmek zamanda yolculuk yapmak gibi . Limanda inip adaya girdiğinizde karşınıza çıkan kale sütünları ” ben herhalde zamanı bir kaç yüzyıl geriye gittim” hissi uyandırıyor.
Deniz ve kumsal bu eski şehri görünce ikinci planda kalıyor. Rodos adası On iki adaların en büyüğü. Sadece yaz aylarında değil yılın her mevsiminde görülebilecek bir ada.
Adaya değil Ortaçağ’a doğru yola çıkıyoruz.
Ortaçağ’a denizden ulaştım sanki Eski Kent Rodos’a geldik birkaç saat önceki yaşadığınız dünya ile büyük bir fark var film setinde miyim? şöyle bir çimdik atıyorum kendime… yok değilmişim aman allahım gerçek her an bir yerden bir şövalye çıkıp düello ya şahit olacakmışım gibi. Bambaşka bir dünya. Nasılda korunmuş o günden bugüne ?? … ve yaşayan hala canlı bir tarih ! Bir tarafta Büyük Usta Sarayı Bir tarafta Şövalyeler Hastanesi (Arkeoloji Müzesi)
Parke taşlarda yürürken her an atlı bir şövalye karşınıza çıkabilirmiş gibi… o güzel barlarda bir şeyler içtiği kesin, yada köşeden dönünce hanların içinde bir komploya kurban gittiğini düşünebilirsiniz . Eski Kentin tamamı UNESCO Dünya Miras Listesinde.. Osmanlı ve Yahudi mahallelerinin o küçük sokaklarını keşfetmek harika bir duygu . Bu heyecan biraz acıktırmış olabilir. O zaman hemen Eski kentin yakınındaki sokaklarda karşılıklı yerleşmiş yerel tavernalarda şöyle keyifli bir tadım yapmak mümkün. Benim seçtiğim tavernanın masaya gelen özel ikramlarıyla tam bir tadım keyfi oldu birde ikindi vakti elinde gitarıyla kulaklarımızın pasını silen Yunan ezgileri tadım keyfini şölene çevirdi. Mest olmuş bir vaziyette gezimize devam edelim Rodos adasının sahillerine doğru yeni bir keşfe doğru yola koyulsak iyi olacak yine günlük kiraladığımız araç ulaşım sorunumuzu ortadan kaldırıyor.Yola koyulup sahil kenarından bir tur yapmak mümkün Rodos adası rüzgar konusundada oldukça iyi buda win surf ve Kayd board sevenler için ideal bir adres olmasına sebeb oluyor. Bu sayede yol manzarası sadece deniz manzarası değil kayd board’cuların havada danseden regarenk görsel şölene tanıklık ediyorsunuz. Martılarla yarışan kayd board lar deniz üstünde kayan wind surf’çüler bambaşka bir atmosfer beş dakika önce tam bir ortaçağ zaman diliminde iken şimdi son derece modern ekstrem spor görüntülerine sahne olmak .
KELEBEK VADİSİ
Kelebek Vadisi Rodos adası için beni Eski Kentin şövalyeler rüyasından sonra en çok etkileyen tarafı oldu. Yemyeşil ağaçların arasında ilerlerken akarsuyun içideki kayaların ağaç gövdelerini koyu kahve rengi görüntüsü içerişinde ilerlerken dikkatli bakınca kahverengi kelebek kolonisi ile kaplı olduğuna şahit olunca hayretler içerisinde kaldım. Hani öyle bir iki kelebek değil bildiğiniz koloni yüzlerce kelebekten kayanın kendi dokusu görünmüyor. Yamaçların üzeri her yer kelebekle kaplı bir an bir uçuşma hareket başlıyor o kahverengi kanatlaın altındaki turuncu kanatlar ortaya çıkyor ve o yeşil kahve doğa turuncu bulutlarla süsleniyor uçuşan kelebkler her yanınızda elinize omuzunuza konuyor. Zihniniz sadece o anda işte sadece anı yaşadığınızdaki mutluluk beyninize gelen serotonin komutuyla başka bir duygu seli. Bunun üstüne yemek şarap alışveriş onlar her yerde bulabilebileceğiniz şeyler ama bu görsel şöleni mutlaka tecrübe edin derim ..
Rodos Adasına Nasıl gidilir .Öncelikle vize gerekiyor yeni Güncellenen kapıda vize uygulaması kapsamında Marmaris Bodrum Marmaris ve Fethiye limanı kullanılarak ulaşım sağlamak mümkün.
Sevgiyle mutlu anlara şahitlik etmeniz dileği ile … iyi tatilller.