Simi Adasında nerde ne yenir? Sorusuna ben nerede ne yedim ? diye başlamak istiyorum.

Adaya ayak basar basmaz üzerimizi değiştirip denize gitmek ,istediğimiz için ilk adresim;
AGIA MARİNA BEACH RESTORAN ;
Taksi dolmuş teknelerle ulaştığımız pırıl pırıl denizin olduğu koyda tek bir restoran. Plaja ulaştığımızda artık açlık sınırının üzerine çıktığımız için denizden önce restorana yerleştik. Herkes sanki aynı anda buraya ulaşmış gibi neredeyse tüm masalar doluydu… koşarak servis yapan garsonlar ama yinede biz Türk’ler için yavaş sayılacak bir servis. Önce menüde biraz fiyatları kontrol ettim gezdiğim bir çok adaya oranla biraz yüksek olduğunu söyleyebilirim .
Bir Greece Salata ve Symi Karides sipariş ettik salata ve ekmek geldikten sonra karidesin gelmesi biraz zaman aldı gelince ekmek ve salatayla biraz doymuş olabiliriz 🙂 … yinede bira eşliğinde minicik karidesleri hooop mideye indirdik. Açıkcası çıtır çıtır beklediğim karidesler biraz yumuşak ayarda pişirilmişti. Yinede bira eşliğinde keyifli olsada daha iyilerini bulabilmeniz mümkün yada burada biraz kızarmış olsun diye not düşmekte fayda var.
Yüzme molası ve keyiften sonra yaklaşık üç dört saatlik vakit geçirdikten sonra .artık dönüş vakti geldi. Yine gidiş dönüş 10 euro ödediğimiz tekneyle Simi merkeze dönüşe geçtik. Sevgili arkadaşımın yine bir açlık krizi tutup canı pizza çekince günün akşam yemeği pizza oldu. Benim yerel lezzet keşfim kısa bir süreliğine rafa kalktı ama olsun arkadaşlara yerel lezzet feda olsun.
Sipariş verdiğimiz mantarlı pizza dan önce atıştırmalık grisini ile başlayan bir servis. Sonrasında lezzetli pizzayla taçlandı
PİZZARIA FORNO A LEGNA

Tam bir İtalyan dekoru şirin küçük pötikare örtülü masalar… rengarenk tonlarda boyanmış duvarlar ortam çok keyifli pizzada çok lezzetliydi hiç pişman olmadım.
Hemen yan tarafında tavada dondurma yapan bir kafe var. açıkcası türkiyede özellikle Kaş’ta yediğim tava dondurma çok daha iyiydi. çikolatalı deneyebilirsiniz.vanilyalı biraz daha tatlı hissi veriyor.
Sabah kahvaltıları kaldığımız otelin kafesinde yaptık menüden istediğimizi seçme şansımız oldu. Genelde bir Greece Salat, Omlet ve favorimiz ” ıspanaklı gül böreği ” ile geçirdik ama Captan Symi otelde kalmasanız bile ıspanaklı böreği bir tadın derim.
Simi de ikinci günümüz kahvaltı sonrası yine tekneler ile Agıos Nikolas plajında keyifli bir gün geçirmek öğlen saatlerinde güzel bir balık yemek hayaliyle yola koyulduk .Bu arada ulaşım çok keyifli kefil kefil rüzgarlı beş altı dakika sürer sürmez bir yolculuk .Plaja varıp Agıos Nikolas Taverna da tüm masaların rezervasyonlu dolu olduğunu öğrenmek bizi şaşırtmadı değil. Neyse ki burada bir küçük kafede mevcut. Tost çay kahve gibi ihtiyaçlar karşılanabilir. Bu arada şezlong ücreti 7 euro kişi başı ücret ödemesini söylemeyi unutmayalım.
Deniz keyfinden sonra en iyisi Pedi beach e gidip konuştuğumuz bir çok kişinin tavsiyesini aldığımız Katsaras ( taverna ) restoranda yemek yemeğe karar verdik. Pedi beach’a isterseniz yürüyerek isterseniz taksi botlarla geçebiliyorsunuz ben bir ara yüzerek gitsem mi? diye düşünsem de çok akıllıca olmayabilir diye düşünerek vazgeçtim. Agıos Nikolas plajındaki kafeden telefon ettirip çağırabileceğiniz küçük tekneler var. 3,5 euro ya gidip gelebiliyorsunuz ama Pedi’den en son dönüş saati 2024 Ağustos ayı için 16 :00 da dikkate almanızda fayda var. Nitekim bizde öyle yaptık ve taksi botla botta denmez taka’yla Pedi’ye geçtik.
KASARAS TAVERNA
Pedi’nin tam ortasında denize geniş uzun bir iskele ile uzanan bir taverna hemen yanında bir beach’te var… ama sanmayın ”ooh yemeğimizi yeriz yan tarafa uzanırız denize gireriz” hiç öyle bir şey yok yan taraf şezlong ücreti ve artı harcama limitli.. ve öyle uygun rakamlar değil. Türk’lerin yoğun talebine Türkiye’deki uygulamaların farkındalığı ile hem şezlong ücreti tek kişi 20 euro + yemek … geçelim bizim yediklerimize…
Dakos Salata ve Keçi Fırın… açıkcası porsiyonları dolu ve sürekli tadım yapar halde olduğumuz için genelde ortaya sipariş verip birazda tatili ekonomik hale getirmek niyetindeyiz. Öyle olsa bile bu menü ile zaten sofradan tok kalmak mümkün.
Dakos salata daha öncede anlattığım gibi Greece Salatanın kuru ekmekli hali. Bir balıkçı kültüründen geliyor. Geçmişte uzun süre denizde kalan balıkçılar yanlarında götürdükleri kuru ekmekleri ıslatarak yemek için yanlarında götürürlermiş. Günümüzde de sevilen bir lezzet yine bildiğimiz domates salatalık soğan ve feta peyniri ile hazırlanmış Yunan salatasına Dakos ekmekleri eklenerek zeytinyağı ile tatlandırılıp servis ediliyor. Zeytinyağı ve limon dememi bekliyor olabilirsiniz genellikle salata soslarında limon kullanmıyorlar ama isterseniz isteyebiliyorsunuz.
Bölgesel anlamda keçi üretimi yaygın, üretim olmasa bile dağ keçilerinin bol görüleceği bir ada dolayısı ile deniz ürünleri yanı sıra özellikle yüksek köylerde Keçi etiyle hazırlamış lezzetleri deneyebilirsiniz ki nitekim bizde öyle yaptık. Fırında pişirilmiş keçi eti yemeyi tercih ettik yanında pilav ve patates ile servis yapılıyor keçi eti üzerinde batırılmış karanfil taneleriyle kendine has kokusu bertaraf edilmiş tavsiye edebileceğim bir lezzet benden tam not aldı.
Yemeğin arkasından masada kalan ekmeklerle balıkları beslemeyi unutmayın hatta ayaklarınızı suya daldırıp besleyin hiç kaçmıyor resmen sizinle dans ediyorlar. Tam bir terapi desem çok doğru olacak.
AKŞAM KEYFİ…
Gün batmadan Symi merkezdeyiz denize de çok doymamışız. Symi merkezde polis karakolunun hemen arkasında keyifli bir plaj görüyoruz beach kısmını kapatmak üzereler ama portatif şezlonglara kuruluyoruz… ne içsek ne yapsak derken garson size lokal şaraplarımızdan tattıralım deyince kabul edip nasıl olcak bakalım deyip hafif bir burun kıvırarak bekliyoruz… aman allahım oda ne??? !!! gözlerimizde ışıklar yanıp sönüyor buuzzz gibi bir beyaz şarap damaklarımızda flamenko ya başlamış denize nazır yavaş yavaş seyreden teknelerin limana yaklaşmasını seyrederken uzun bir sohbetle hem günü batırdık hemde muhabbetin dibine vurduk. Bu arada çok ekonomik olan lokal şarapları hafife almayın deneyin derim. Tek sorun bizdeki gibi peynir tabağı veya meyve tabağı gibi servis alamıyor olmamızdı ama çerezde yanında keyif verdi bize yetti diyebilirim.
Son gün rotamız Panormitis Symi de görülmesi gereken en önemli yerlerden. Panormitis Manastırı gezi yazılarında!! Biz ziyaret sonrası hemen Panormitis’e geldiğimiz otobüsle Maratonda plajına geçiyoruz. denizin pırıl pırıl parlayan güzelliği yanında bir keçi sürüsüne ait bir plaja gelmiş olacağımız farkındalığı gidene kadar olmadı diyebilirim 🙂 ama elimizdeki ufak tefek krakerleri kucağımıza kadar çıkıp yemeleri bu plajın olayıda keçiler dedirtti. Öğlen menümüzde belli oldu. Demekki keçi etli bir şeyler yiyeceğiz.
MARATONDA TAVERNA
Symi de gittiğim tüm plajlarda tek bir restoran var. Pedi beach hariç… Maratonda koyunda bir aile işletmesi anne baba oğul gibi düşünmeyin burada torunlar bile servis yapıyor, o küçücük ellerinde meze veya salata tabaklar şirin bir gülümseme ile masalara getiriyor.
Burada ne seçtik yemek için sevgili arkadaşım Demet’in Dakos Salata aşkı bitmediği için yine bir Dakos salata sipariş ettik ama bu sefer lezzete doyamayıp ikincisinide söyledik .Sıcakta ana yemek gelene kadar fresch fresch çok iyi geldi. Zaten girişte keçileri görünce ana yemeğimiz belli oldu sadece bir Caciki ekledik ama yerken biraz sarımsağı ve tuzu fazla geldi. Sıcak sıcak gelen oğlak fırın karanfil taneleri ile lezzet şölenine imzasını attı… Yani diyeceğim oki keçi veya oğlak yemeği buraya ayrılabilir. Lezzet açısından bir gün önceye ciddi fark attı.
Birazda akşam için midede boşluk bırakalım düşüncesi ile yine tek menüyü iki kişi yiyerek öğlen saatini kapattık. Böyle arka arkaya yazınca hakkaten ara vermeden yemek yiyor hissi uyandırıyor, arada gezip yürüyüşler var. Endişelenmeyin sıra ageldi Symi’de son akşam yemeğine. Rezervasyonumuzu son güne yaptırdığımız Pantelis Greek Cuisine..
PANTELİS GREECE CUİSİNE

Pantelis Taverna Symi yerel halkı kadar Simi Adasına gelen turistlerin de çok sevdiği bir taverna. Rezervasyon olmadan yer bulmak biraz zor. O nedenle Simi’ye geldiğinizde rezervasyon yaptırmanızı öneririm. Mutfak et veya deniz ürünü seçenekleri ile oldukça zengin. Biz servisi chefe bıraktık hatta yarım porsiyon ne söyleyebiliriz diye sorduğumuz da aslında mümkün olmasada bize özel bir ayrıcalık yaptılar.
Deniz ürünlü makarna ve balık tabağı tavsiye etti balık tabağını yarım porsiyon servis yapamasada makarna yarım porsiyon geldi. yarım porsiyonu bile çok büyük olduğunu görünce kesinlikle dört kişi gelmek lazım ona karar verdim. Lezzet açısından yorum yapacak olursam… çok başarılı olduğunu söyleyebilirim hiç tereddüt etmeden tavsiye ederim ama fiyatların bir tık yukarıda olduğunu söylemem lazım. Porsiyon olarak bakıldığında çokta ekonomik gelebilir. Sipariş verirken dikkate alarak sipariş vermekte fayda var.
Ufak bir ayrıntı eklemem gerekirse ahtapot yemek isterseniz biraz sert bıraktıklarını söylemem gerek çünkü pişirme usulleri o şekilde. Asıl olması gereken kıvam o buzlanmamış olduğu için biraz sert gelebilir. Benim için lezzet şöleni oldu masada tattıklarım özel sosları ile çok lezzetli idi. bir not daha eklemek isterim. dönüş sonrası Vedat Milor’un da Pantelis Taverna paylaşım yaptığını gördüm… içimden hahaha sayın üstat sizden önce gittim keşfettim diye bir şımarmadım değil 🙂
Symi ( Simi ) adası için şimdilik tavsiye ve tecrübelerim bunlar. Yeni seyahatte yeni lezzetler eklenir mi ? Hep birlikte göreceğiz. O zaman yeni rotalarda görüşmek üzere…..
Simi Adası Tanıtım Yazımızı Buraya Tıklayarak Okuyabilirsiniz.